💎 Boşanmada Mal Paylaşımı (2025 Güncel Rehber)
⚖️ Mal Paylaşımı Nedir?
Boşanma davası yalnızca bir ilişkinin sonu değil, aynı zamanda ortak ekonomik hayatın çözülmesi anlamına gelir.
Evlilik süresince edinilen mallar, gelirler, yatırımlar, taşınır ve taşınmaz değerler — tümü hukuken “ortak emek ürünü” kabul edilir.
Bu nedenle boşanma sonrasında en sık yaşanan ikinci büyük tartışma, mal paylaşımı konusudur.
Mal paylaşımı davası, Türk Medeni Kanunu’na göre tarafların evlilik süresince edindikleri malların hangi oranda paylaştırılacağını belirleyen bir süreçtir.
Eğer eşler evlenirken farklı bir mal rejimi seçmemişlerse, yasal rejim olan edinilmiş mallara katılma rejimi uygulanır.
Mal paylaşımı, bir “kavga alanı” değil, hakkaniyetin somutlaştırıldığı bir alandır.
Burada amaç, evliliğin yükümlülüklerini yerine getirmiş tarafın emeğini korumaktır.
🏛️ Mal Paylaşımının Hukuki Dayanağı
Türk Medeni Kanunu madde 218 – 241 arasında, mal rejimi ve paylaşımı düzenlenmiştir.
Kanuna göre eşler dört farklı mal rejiminden birini seçebilir:
-
Edinilmiş Mallara Katılma Rejimi (Yasal Rejim)
-
Mal Ayrılığı Rejimi
-
Paylaşmalı Mal Ayrılığı Rejimi
-
Mal Ortaklığı Rejimi
Ancak pratikte, %95 oranında ilk rejim uygulanır çünkü diğerleri için noterde düzenleme yapılması gerekir.
Yani, eşler evlilik sırasında özel bir “mal rejimi sözleşmesi” yapmadıysa, yasal rejim devreye girer: Edinilmiş mallara katılma rejimi.
Bu nedenle boşanma davalarının çoğunda asıl mesele, bu rejime göre kimin hangi paya sahip olduğudur.
💡 Edinilmiş Mallara Katılma Rejimi Nedir?
Bu rejime göre, evlilik boyunca elde edilen tüm mallar ortak emek ürünü sayılır.
Her eş, diğerinin gelirine veya doğrudan katkısına bakılmaksızın, evlilik birliği içinde oluşan değer artışına yarı oranda katılma hakkına sahiptir.
Kısacası; “ev hanımı” olan eş de, “çalışan” eş kadar bu mallarda pay sahibidir.
Çünkü ev içi emek, bakım, çocuk yetiştirme gibi faaliyetler de hukuken katkı olarak kabul edilir.
Edinilmiş Mallar Nedir?
-
Eşin çalışma karşılığı elde ettiği ücret
-
Sosyal güvenlik ve emeklilik tazminatları
-
İşletme kazançları
-
Taşınmaz alımları (daire, arsa, otomobil vb.)
-
Banka hesap birikimleri
-
Ortak krediyle alınan varlıklar
-
Sigorta veya tazminat gelirleri (kazanç niteliğinde olanlar)
Kişisel Mallar Nedir?
-
Evlilik öncesinde sahip olunan mallar
-
Miras ve bağış yoluyla kazanılan mallar
-
Manevi tazminat hakları
-
Kişisel kullanım eşyaları (takı hariç)
Örneğin, eşin düğünde takılan altınları genellikle “kadına ait kişisel mal” kabul edilir; ancak bunun aksini ispat eden kayıt varsa farklı değerlendirilebilir.
🧾 Mal Paylaşımı Davası Ne Zaman Açılır?
Mal paylaşımı davası, boşanma davası kesinleştikten sonra açılabilir.
Boşanma davası devam ederken de açılabilir, fakat mahkeme sonuçlandırmayı boşanma kararının kesinleşmesine bırakır.
Davanın açılma süresi, boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren 1 yıldır.
Bu süre zamanaşımı niteliğindedir; yani hak düşürücü süre değildir ama dava hakkının kullanılmaması ciddi hak kaybına neden olabilir.
Mal paylaşımı davası açarken en önemli unsur ispat gücüdür.
Bankadan yapılan ödemeler, kredi sözleşmeleri, tapu kayıtları, araç ruhsatları, gelir belgeleri, faturalar, hatta mesaj yazışmaları bile delil olarak kullanılabilir.
Bir mal paylaşımı avukatı, bu belgelerin toplanması, değerlendirilmesi ve doğru sunulması sürecini yönetir.
💰 Mal Paylaşımı Nasıl Hesaplanır?
Mal paylaşımı davalarında her mal varlığı kalemi ayrı ayrı değerlendirilir.
Genel yöntem şu şekildedir:
-
Evlilik süresince edinilen malın mevcut piyasa değeri belirlenir.
-
Malın edinilmesi için harcanan katkı ve kaynaklar hesaplanır.
-
Borçlar düşülür.
-
Elde kalan net kazanç üzerinden, katkı payı veya katılma alacağı oranı (%50) uygulanır.
Örneğin:
Evlilik süresince alınan bir ev 3 milyon TL değerindeyse, konut kredisiyle 1 milyon TL ödenmiş, 2 milyonu birikimden karşılanmışsa; kredi borcu düşülür, kalan değer eşitlenir.
Bir eşin kendi maaşından düzenli katkı yapması hâlinde, katkı oranı ayrıca dikkate alınabilir.
Bu noktada iki kavram öne çıkar:
-
Katkı payı alacağı: Eş, diğerinin adına kayıtlı mala maddi katkı sağladıysa talep eder.
-
Katılma alacağı: Evlilik boyunca edinilen malların yarı değeri üzerinden hak sahibi olunur.
🕵️♀️ Eşin Mal Kaçırması ve Gizli İşlemler
Boşanma sürecinde sık karşılaşılan durumlardan biri, eşin mallarını devretmesi veya saklamasıdır.
Bu tür eylemler, Türk Borçlar Kanunu ve Medeni Kanun’a göre hileli işlem sayılır.
Eş, üçüncü kişiye satış yapmış görünse bile, bu işlem “mal paylaşımından kaçma” niyetiyle yapıldıysa iptal edilebilir.
Bu Durumda Ne Yapılabilir?
-
Mahkemeden ihtiyati tedbir kararı istenebilir.
-
Tapuya “aile şerhi” konulabilir.
-
Banka hesaplarına bloke veya araçlara tedbir konulması talep edilebilir.
-
Hileli satışlar için “tasarrufun iptali davası” açılabilir.
Eşin malları el değiştirmeden önce tedbir talebi yapılması, sürecin güvenliğini sağlar.
Bu adımların gecikmesi, hak kaybına yol açabilir.
🧩 Mal Rejimi Sözleşmesi (Evlilik Sözleşmesi)
Eşler evlenmeden önce veya evlilik sırasında noter aracılığıyla mal rejimi sözleşmesi yapabilir.
Bu sözleşmeyle, hangi mal rejiminin geçerli olacağı belirlenir.
Yani evlenmeden önce “mal ayrılığı” seçmek mümkündür.
Mal rejimi sözleşmesi:
-
Tarafların mal varlıklarını koruma amacı taşır.
-
Evlilik sürecinde olası tartışmaların önüne geçer.
-
Şeffaflık ve güven sağlar.
Ancak Türkiye’de bu uygulama hâlâ yeterince yaygın değildir; çoğu çift, evlilik sırasında bu sözleşmenin önemini boşanma sürecinde fark eder.
🔍 Uygulamada Sık Karşılaşılan Sorunlar
-
Eşin üzerine kayıtlı olmayan mallar:
Birçok kişi, mal paylaşımı davasında yalnızca tapuda kendi adına kayıtlı malların değerlendirileceğini sanır. Oysa mahkeme, fiilen kimin ödediğini ve kimin yararlandığını da araştırır. -
Krediyle alınan mallar:
Evlilik süresinde alınan ev veya araç kredisi, boşanma sonrası da devam ediyorsa, ödenen kısım oranında paylaşım yapılır. -
Evlilik öncesi alınan mallar:
Evlilik öncesi mallar kişisel maldır; fakat evlilikte yapılan masraflar, bakım veya tadilat katkısı varsa, katkı payı talep edilebilir. -
Miras veya bağışla edinilen mallar:
Bu mallar kişisel maldır; ancak gelir getiren miras (örneğin kira kazancı) edinilmiş mal kabul edilir.
⚖️ Mal Paylaşımı Davasında Avukatın Rolü
Bu davalarda en önemli unsur stratejik planlamadır.
Avukat, hangi mallar için hangi delillerin kullanılacağını, nasıl ispat yapılacağını belirler.
Birçok kişi, sürecin yalnızca tapu kayıtlarından ibaret olduğunu düşünür ama aslında her mal varlığının kendi hikayesi vardır:
Bir ev, bir krediyle alınmış olabilir; bir araç, birikimle alınmış olabilir; bir hesap, her iki eşin ortak katkısıyla büyümüş olabilir.
Profesyonel bir mal paylaşımı avukatı:
-
Delilleri doğru zamanda sunar.
-
Hangi malların “edinilmiş” sayılacağını belirler.
-
Gerektiğinde bilirkişi raporlarına itiraz eder.
-
Mal kaçırma risklerine karşı tedbir talep eder.
Bu sayede sürecin uzaması ve hak kaybı önlenir.
⏱️ Mal Paylaşımı Davası Ne Kadar Sürer?
Dosyanın yoğunluğuna, delil durumuna ve bilirkişi incelemelerine bağlı olarak 6 ila 24 ay arasında sonuçlanır.
Eğer taraflar anlaşma yoluna giderse, süreç 2–3 ayda bile tamamlanabilir.
Ancak çekişmeli davalarda, özellikle çok sayıda taşınmaz ve hesap inceleniyorsa, süre uzayabilir.
Birçok dava, “mal tespiti” ve “katılma alacağı” dosyalarıyla birlikte yürür.
Dolayısıyla sabırlı ve planlı bir ilerleme gerektirir.
📍 Mal paylaşımı davası için hangi belgeler gerekir?
-
Tapu kayıt örnekleri
-
Banka hesap dökümleri
-
Araç ruhsatları
-
Kredi sözleşmeleri
-
Fatura, dekont ve ödeme belgeleri
-
Düğün fotoğrafları / takı listeleri
-
Emlak beyanı, kira sözleşmeleri
-
Şirket hisselerine ilişkin belgeler
Bu belgeler, malın edinilme kaynağını ve katkı oranını kanıtlamak için önemlidir.
Eksiksiz sunulduğunda davanın süresi kısalır, sonuca ulaşmak kolaylaşır.
Mal paylaşımı davaları, maddi hakkın korunmasında stratejik bir öneme sahiptir.
Doğru belgeler, güçlü bir hukuki temsil ve zamanında alınan tedbir kararları sayesinde, bir ömür verilen emeğin boşa gitmesi engellenebilir.
Her dava bir hikayedir; ama her hikayede adaletin bir yolu vardır.
💬 Sıkça Sorulan Sorular — Mal Paylaşımı
1. Evlilik öncesi alınan ev paylaşılır mı?
Hayır, evlilikten önce edinilmiş bir konut, yasal olarak kişisel mal sayılır.
Ancak bu durum, diğer eşin o evle hiçbir şekilde hak iddia edemeyeceği anlamına gelmez.
Eğer evlilik süresince o evin kredisi birlikte ödenmişse, bakım veya tadilat masraflarına katkı yapılmışsa ya da evin değerinde evlilik sürecinde artış olmuşsa, diğer eş katkı payı alacağı talep edebilir.
Yargıtay’ın istikrarlı kararlarına göre:
“Evlilikten önce alınan mal kişisel maldır; ancak evlilik süresince yapılan ödemeler katkı sayılır ve bu katkı oranında pay talep edilebilir.”
Yani ev evlilikten önce alınmış olsa da, evlilik süresindeki emek veya para katkısı ölçüsünde pay hakkı doğar.
Bu nedenle kredi ödemeleri, banka dekontları ve yapılan harcamalar mutlaka belgelenmelidir.
2. Eşim mallarını kardeşinin üstüne yaptı, hakkım var mı?
Evet, hakkınız olabilir.
Eğer eşiniz mal paylaşımından kaçmak için mallarını başkalarının üzerine devrettiyse, bu işlem hileli tasarruf olarak değerlendirilir.
Bu durumda “tasarrufun iptali davası” açılabilir.
Mahkeme, işlemin gerçek bir satış mı yoksa mal kaçırma amaçlı mı yapıldığını araştırır.
Delil olarak şu tür bilgiler toplanır:
-
Devirin ne zaman yapıldığı
-
Devir bedelinin ödenip ödenmediği
-
Eşin ve üçüncü kişinin yakınlık derecesi
-
Tapu kayıtları, banka hareketleri, kredi ödemeleri
Eğer devrin boşanma sürecine yakın dönemde yapıldığı, bedel ödenmediği veya yakın akraba üzerine devredildiği tespit edilirse, bu devir iptal edilip mal paylaşımı kapsamına geri alınır.
Bu tür işlemleri tespit etmek için avukatın tapuda, bankada ve SGK kayıtlarında inceleme talebi yapması gerekir.
3. Ortak krediyle alınan evde payım nasıl hesaplanır?
Eğer evlilik süresince alınan bir evin kredisi iki tarafın da katkısıyla ödenmişse, ev edinilmiş mal sayılır.
Kredinin ödenen kısmı, tarafların katkı oranına göre hesaplanır.
Örnek:
Evlilik boyunca kredi borcunun %60’ı ödenmişse, o oranda evin değerinden her iki taraf pay alır.
Kredinin kalan kısmı evlilik sonrası ödenmişse, bu kısım o eşi ilgilendirir.
Hesaplama formülü genellikle şöyledir:
(Ev güncel değeri – kalan borç) x (evlilik içinde ödenen kredi oranı) x ½ = her eşin katılma payı
Ayrıca evlilik süresince ödenen faiz ve masraflar da hesaba dahil edilir.
Kısaca, kimin ne kadar katkı yaptığı belgelenebilirse, o oranda hak doğar.
4. Boşanma davasıyla birlikte mal paylaşımı davası açabilir miyim?
Evet, mümkündür.
Mal paylaşımı davası, boşanma davasıyla birlikte bağımsız olarak açılabilir.
Ancak mahkeme, paylaşımı boşanma kararının kesinleşmesinden sonra sonuçlandırır.
Yani boşanma davası devam ederken mal paylaşımı davası da açılabilir ama paylaşım kararının uygulanması boşanmanın kesinleşmesiyle başlar.
Bu stratejik bir hamledir; çünkü erken açılan mal paylaşımı davası, malların devredilmesini önlemek için ihtiyati tedbir (blokaj) kararı aldırma imkânı sağlar.
Birçok durumda avukat, boşanma davasıyla aynı anda mal paylaşımı davası açarak “mal kaçırma” riskine karşı önlem alır.
Bu iki dava birbirinden bağımsızdır ama birbirini tamamlar.
5. Mal paylaşımında tazminat nasıl etkili olur?
Boşanma davasında hükmedilen maddi veya manevi tazminat, mal paylaşımından farklı bir konudur.
Ancak uygulamada iki dava birbirini dolaylı olarak etkiler.
Örneğin:
-
Eşin ağır kusurlu olması nedeniyle maddi tazminat alması, mal paylaşımında kusur oranının belirlenmesinde dikkate alınabilir.
-
Eğer eş, boşanma davasında tazminat kazandıysa, bu tutar onun mal paylaşımı hakkını azaltmaz; çünkü tazminat kişisel haktır, paylaşım konusu değildir.
-
Ancak tazminatın edinilmiş mal niteliğinde kullanılması (örneğin o parayla ev alınması) durumunda, o ev artık ortak mal haline gelir.
Sonuç olarak, tazminat mal paylaşımına doğrudan dahil olmaz ama evlilik sonrası edinimlerde etkili olabilir.
6. Banka hesabındaki para nasıl bölüşülür?
Eğer hesaptaki para evlilik süresince kazanılmış gelirlerden oluşuyorsa, o para edinilmiş maldır ve paylaşılır.
Banka hesabı sadece bir tarafın adında olsa bile, evlilik içinde birikmiş olması paylaşıma engel değildir.
Mahkeme, hesap dökümlerini, maaş girişlerini ve ortak giderleri inceler.
Bu durumda izlenen yol genellikle şöyledir:
-
Hesaptaki toplam birikim belirlenir.
-
Evlilik sonrası yatırılan veya miras bağışı olan tutarlar düşülür.
-
Kalan bakiye üzerinden her iki taraf eşit oranda pay alır.
Eğer eş, boşanma sürecinde hesapları kapatmış veya parayı çekmişse, mahkeme “mal kaçırma” niyeti görürse bu tutarı paylaşım kapsamına dahil eder.
Bu nedenle, banka kayıtları (hesap hareket dökümleri, EFT, IBAN transferleri) çok değerlidir.
7. Düğün takıları kime ait sayılır?
Türk hukukunda çok net bir kural vardır:
Düğünde takılan ziynet eşyaları kadına aittir.
Bu, bilezik, kolye, küpe, set, bileklik, çeyrek altın, hatta geline takılan paralar dahil tüm ziynetleri kapsar.
Yalnızca erkeğe takılan altın zincir, kol saati veya erkek yüzüğü onun kişisel malı sayılır.
Kadına takılan altınların ev alınırken bozdurulması, erkeğin borç ödemesi için kullanılması veya “birlikte kullandık” denmesi mülkiyeti değiştirmez.
Kadın bu durumda ziynet alacağı davası açabilir ve altınların aynen ya da bedel olarak iadesini talep edebilir.
Bu davalarda delil olarak:
-
Düğün videoları
-
Fotoğraflar
-
Tanık beyanları
-
Takı listesi / kuyumcu faturaları
kullanılabilir.
Yargıtay’a göre:
“Kadına takılan ziynetler, kim tarafından takılmış olursa olsun, kadının kişisel malıdır ve iade edilmedikçe iadesi talep edilebilir.”
🌿 Sonuç: Adaletin Somut Hali
Mal paylaşımı, boşanmanın en çok çatışma yaratan boyutudur; çünkü para, bir evliliğin içinde duyguların ölçüsü haline gelebilir.
Ancak doğru hukuki destekle bu süreç bir savaş değil, haklı olanın adil şekilde korunması haline dönüşür.
Her müvekkilin hikayesi farklıdır, ama hedef aynıdır: Emeğin karşılığını korumak.
📧 av.esraates@gmail.com
📱 0530 547 64 82
Yorumlar
Yorum Yapın